Silistreli Süleyman Hilmi Tunahan

Stok Kodu:
9789757268840
Boyut:
16 x 24 cm
Sayfa Sayısı:
127
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2017-03
Kapak Türü:
Katon Kapak
Kağıt Türü:
Kuşe
Dili:
Türkçe
0,00
9789757268840
19457
Silistreli Süleyman Hilmi Tunahan
Silistreli Süleyman Hilmi Tunahan
0.00

ARŞİV BELGELERİ IŞIĞINDA SİLİSTRE'Lİ SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN 

YENİ ULAŞILAN BELGELERLE

İLAVELİ 2. BASKIYI TAKDİM EDERKEN

1997 yılında "Arşiv Belgeleri ışığında Süleyman Hilmi Tunahan" adlı eserimizi OSMANLI ARAŞTIRMALARI VAKFI olarak neş­retmiştik. Bu çalışmamıza çok sayıda takdir geldi ve elhamdülillah bir Mürşid-i Ekber'i daha milletimize doğru olarak tanıtmayı Rabbim bize nasib eyledi.

Ancak daha sonra yeni belgeler elde ettik ve özellikle İstanbul Müftülüğü Arşivini Müfti Selahaddin Kaya Hocamızın izniyle arşivin tozlu belgeleri arasında araştırdık. Bu zahmetli çalışmanın ardından, son dönemde İstanbul Müftülüğünde bulunan Süleyman Hilmi Efendi ile ilgili belgelere ulaştık.

Bunun yanında bazı gazete yazılarını da bu baskıya ilave eyledik. Kısaca kitap, Süleyman Hilmi Efendi ile alakalı kısa, akademik ve belgelere dayalı bir eser haline geldi.

Bu arada hakikatları ters yüz eden laik hükümetler ve bazı kötü niyetli insanlar, Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri ile Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri arasında ih­tilaf varmış gibi gösterdiklerinden, hem iftiraları ve hem de ithamları belge ve doğru­dan kaynaklara dayanarak bu baskıda açıkladık.

Yüzde elliye yakın ilaveleri ihtiva eden bu baskıyı, meraklılara ve araştırmacılara takdim ederken, "Çalışmak bizden, muvaffakıyet ise Allah'dandır" sözünü tekrar edi­yoruz.

Prof. Dr. Ahmet AKGÜNDÜZ

                                                      İstanbul - Mart 2017.

      NEDEN BÖYLE BİR ÇALIŞMA

Tarih bize gösteriyor ki, başta peygamberler ve onların gerçek mirasçıları olan din âlimleri olmak üzere, insanlık âlemi, büyük insanların kıymetlerini zamanlarında tam takdir edememişlerdir. Sonradan ise, bu takdir edememenin cezasını, hem muâsırı olan insanlar ve hem de onların nesilleri çekmişlerdir. Hemen hemen bütün peygamberler, bu hükmümüze müşahhas birer misal olarak verilebileceği gibi, İmam-ı A'zam ve Ahmed bin Hanbel gibi İslam âlimleri de, bu acı hükmü teyid eden canlı misallerdendir.      Tesbitlerimize göre, asrında tam anlaşılamayan şahsiyetlerin bu asrımızdaki misallerinden biri de Süleyman Efendi Hazretleri'dir. Maalesef, tıpkı Bediüzzaman'da olduğu gibi, devletimizin istihbârât kaynakları, resmî kurumların hazırladıkları raporlar ve tabii ki, bunlardan etkilenen medya ve ansiklopediler, bu büyük İslâm âlimi hakkında yalan yanlış şeylerle doludur.      Süleyman Efendi ve talebeleri hakkında söylenen ve yazılanların çoğunun yalan yanlış şeyler olduğunu; Süleymancılık diye bir mezhep veya din olmadığını ve bu zatın Osmanlı Medreselerinde yetişmiş büyük bir âllâme ve ulûm-ı bâtınada zirveye ulaşmış bir mürşid-i kâmil olduğunu bu eser ortaya koymuş bulunmaktadır.

ARŞİV BELGELERİ IŞIĞINDA SİLİSTRE'Lİ SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN 

YENİ ULAŞILAN BELGELERLE

İLAVELİ 2. BASKIYI TAKDİM EDERKEN

1997 yılında "Arşiv Belgeleri ışığında Süleyman Hilmi Tunahan" adlı eserimizi OSMANLI ARAŞTIRMALARI VAKFI olarak neş­retmiştik. Bu çalışmamıza çok sayıda takdir geldi ve elhamdülillah bir Mürşid-i Ekber'i daha milletimize doğru olarak tanıtmayı Rabbim bize nasib eyledi.

Ancak daha sonra yeni belgeler elde ettik ve özellikle İstanbul Müftülüğü Arşivini Müfti Selahaddin Kaya Hocamızın izniyle arşivin tozlu belgeleri arasında araştırdık. Bu zahmetli çalışmanın ardından, son dönemde İstanbul Müftülüğünde bulunan Süleyman Hilmi Efendi ile ilgili belgelere ulaştık.

Bunun yanında bazı gazete yazılarını da bu baskıya ilave eyledik. Kısaca kitap, Süleyman Hilmi Efendi ile alakalı kısa, akademik ve belgelere dayalı bir eser haline geldi.

Bu arada hakikatları ters yüz eden laik hükümetler ve bazı kötü niyetli insanlar, Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri ile Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri arasında ih­tilaf varmış gibi gösterdiklerinden, hem iftiraları ve hem de ithamları belge ve doğru­dan kaynaklara dayanarak bu baskıda açıkladık.

Yüzde elliye yakın ilaveleri ihtiva eden bu baskıyı, meraklılara ve araştırmacılara takdim ederken, "Çalışmak bizden, muvaffakıyet ise Allah'dandır" sözünü tekrar edi­yoruz.

Prof. Dr. Ahmet AKGÜNDÜZ

                                                      İstanbul - Mart 2017.

      NEDEN BÖYLE BİR ÇALIŞMA

Tarih bize gösteriyor ki, başta peygamberler ve onların gerçek mirasçıları olan din âlimleri olmak üzere, insanlık âlemi, büyük insanların kıymetlerini zamanlarında tam takdir edememişlerdir. Sonradan ise, bu takdir edememenin cezasını, hem muâsırı olan insanlar ve hem de onların nesilleri çekmişlerdir. Hemen hemen bütün peygamberler, bu hükmümüze müşahhas birer misal olarak verilebileceği gibi, İmam-ı A'zam ve Ahmed bin Hanbel gibi İslam âlimleri de, bu acı hükmü teyid eden canlı misallerdendir.      Tesbitlerimize göre, asrında tam anlaşılamayan şahsiyetlerin bu asrımızdaki misallerinden biri de Süleyman Efendi Hazretleri'dir. Maalesef, tıpkı Bediüzzaman'da olduğu gibi, devletimizin istihbârât kaynakları, resmî kurumların hazırladıkları raporlar ve tabii ki, bunlardan etkilenen medya ve ansiklopediler, bu büyük İslâm âlimi hakkında yalan yanlış şeylerle doludur.      Süleyman Efendi ve talebeleri hakkında söylenen ve yazılanların çoğunun yalan yanlış şeyler olduğunu; Süleymancılık diye bir mezhep veya din olmadığını ve bu zatın Osmanlı Medreselerinde yetişmiş büyük bir âllâme ve ulûm-ı bâtınada zirveye ulaşmış bir mürşid-i kâmil olduğunu bu eser ortaya koymuş bulunmaktadır.

Kapat