İlk Şiirler Şiirler 8

Stok Kodu:
9789750803802
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
228
Baskı:
15
Basım Tarihi:
2016-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
9789750803802
223422
İlk Şiirler
İlk Şiirler Şiirler 8
0.00
Türk şiirinin çizgisini değiştirmiş, çok yönlü, evrensel boyutlu bir şair ve yazarın bu basım için yeniden gözden geçirilmiş, kaynak metinler esas alınarak düzeltilmiş "külliyatı"...

Tadımlık

Toprak Sevgisi

Biz dünyaya düsmedik
Dübbü Ekber 'in kepçesinden
anamizin karninda kan olan toprakli ispanak
9 ay besledikten sonra bizi
firladik yeryüzüne.
Babamiz da unutmus ögretmedi bize
toprakta arsinlarin mülkiyetini.
Babamiz gibi biz de
mavi pantolonumuzun
kiçindaki yamayi örtecek kadar toprak için bile olsun
tapu alamayacagimizi anlayinca
gönlümüzü kaptirdik
550 milyon kilometre murabbaina.
Öyle bir kaptiris oldu ki bu :
simdi bize
sari kirlarda tüten topragin dumanini
Düzce tütünü gibi içmek
kâfi gelmiyor.
Dolduruyoruz
gövdemizin çubugunu
islak kömür kokan Silezya ocaklarinin
2000 metresiyle...

Öyle bir kaptiris oldu ki bu :
Simdi içimizden biri
dört motorlu tayyaresiyle topraktan firlayarak
kurtulsa cazibeden
onun altinda benzese dünya
güneste yaldizlanan bir Yafa portakalina
yine o
bu yaldizli yuvarlak yemisi soymak için
cebinden
çikarir çakisini.
Bu öyle bir kaptiris oldu ki
biz
Zühal'le Merih arasinda
asma apartimanlar
sallanana kadar
kalin kösele ökçelerimizin çivilerini törpüleyen
topragi
sevecegiz!!..

Moskova, [1922]
Türk şiirinin çizgisini değiştirmiş, çok yönlü, evrensel boyutlu bir şair ve yazarın bu basım için yeniden gözden geçirilmiş, kaynak metinler esas alınarak düzeltilmiş "külliyatı"...

Tadımlık

Toprak Sevgisi

Biz dünyaya düsmedik
Dübbü Ekber 'in kepçesinden
anamizin karninda kan olan toprakli ispanak
9 ay besledikten sonra bizi
firladik yeryüzüne.
Babamiz da unutmus ögretmedi bize
toprakta arsinlarin mülkiyetini.
Babamiz gibi biz de
mavi pantolonumuzun
kiçindaki yamayi örtecek kadar toprak için bile olsun
tapu alamayacagimizi anlayinca
gönlümüzü kaptirdik
550 milyon kilometre murabbaina.
Öyle bir kaptiris oldu ki bu :
simdi bize
sari kirlarda tüten topragin dumanini
Düzce tütünü gibi içmek
kâfi gelmiyor.
Dolduruyoruz
gövdemizin çubugunu
islak kömür kokan Silezya ocaklarinin
2000 metresiyle...

Öyle bir kaptiris oldu ki bu :
Simdi içimizden biri
dört motorlu tayyaresiyle topraktan firlayarak
kurtulsa cazibeden
onun altinda benzese dünya
güneste yaldizlanan bir Yafa portakalina
yine o
bu yaldizli yuvarlak yemisi soymak için
cebinden
çikarir çakisini.
Bu öyle bir kaptiris oldu ki
biz
Zühal'le Merih arasinda
asma apartimanlar
sallanana kadar
kalin kösele ökçelerimizin çivilerini törpüleyen
topragi
sevecegiz!!..

Moskova, [1922]
Kapat