Selvi

Stok Kodu:
9789753556729
Boyut:
120-195
Sayfa Sayısı:
94
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008-11
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
9789753556729
105754
Selvi
Selvi
0.00
Hadi gelin şimdi hep beraber bir benzerimizin hayatını takip edelim. Fakat bundan evvel kainat içindeki yerimizi bulmamız lazım. Etrafımız sonsuz boşluktur derler; bilmem doğru mudur? İçinde milyarlarca güneş var. Galiba bu doğru. İçinde bizim güneşi bulalım. İşte şu ve işte etrafında beş kıtası ile dünyamız dönüyor. (Eliyle havada şekiller çizer.) Artık hakikatin içindeyiz.
Bugün bu beş kıtada iki milyardan fazla insan var. Geçenler ve gelecekler yanında hiçbir şey değil. Havaya kulak verin. Şu anda doğan çocukların ilk ağlayışlarını, ilk adımlarını atan yavruların ayak seslerini, sevgilisinin odasına gizlice girmeye çalışan aşıkların kalp çarpıntılarını, hasta döşeklerindeki iniltileri ve soğumuş göğüslere toprak atan kürek seslerini duymuyor musunuz?
Hadi gelin ilk çığlığını atan bir çocuğu yakalayalım, büyütelim ve gömelim. Zamanın önemi yok. Ne olur sıyrılın bugünkü günden. Farz edin ki bugün bugün değil. Herhangi bir gün. Hangi şehirde yakalayacağız bu çocuğu? Fark etmez. İnsanoğlu her yerde beyin, adale ve kan taşıyor. Gelin çekelim şu perdeyi. Arkasından çıkacak çocuk bizim çocuk olsun.
Hadi gelin şimdi hep beraber bir benzerimizin hayatını takip edelim. Fakat bundan evvel kainat içindeki yerimizi bulmamız lazım. Etrafımız sonsuz boşluktur derler; bilmem doğru mudur? İçinde milyarlarca güneş var. Galiba bu doğru. İçinde bizim güneşi bulalım. İşte şu ve işte etrafında beş kıtası ile dünyamız dönüyor. (Eliyle havada şekiller çizer.) Artık hakikatin içindeyiz.
Bugün bu beş kıtada iki milyardan fazla insan var. Geçenler ve gelecekler yanında hiçbir şey değil. Havaya kulak verin. Şu anda doğan çocukların ilk ağlayışlarını, ilk adımlarını atan yavruların ayak seslerini, sevgilisinin odasına gizlice girmeye çalışan aşıkların kalp çarpıntılarını, hasta döşeklerindeki iniltileri ve soğumuş göğüslere toprak atan kürek seslerini duymuyor musunuz?
Hadi gelin ilk çığlığını atan bir çocuğu yakalayalım, büyütelim ve gömelim. Zamanın önemi yok. Ne olur sıyrılın bugünkü günden. Farz edin ki bugün bugün değil. Herhangi bir gün. Hangi şehirde yakalayacağız bu çocuğu? Fark etmez. İnsanoğlu her yerde beyin, adale ve kan taşıyor. Gelin çekelim şu perdeyi. Arkasından çıkacak çocuk bizim çocuk olsun.
Kapat