Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Eğitimin Modernleşmesi ve “Maarif Hakkında Layihalar”

Stok Kodu:
9786256957886
Boyut:
13.5 x 21 cm
Sayfa Sayısı:
280
Basım Yeri:
Çanakkale
Basım Tarihi:
2023-07
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
150,00
Taksitli fiyat: 12 x 16,00
1 adet mevcut
9786256957886
226549
Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Eğitimin Modernleşmesi ve “Maarif Hakkında Layihalar”
Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Eğitimin Modernleşmesi ve “Maarif Hakkında Layihalar”
150.00

Bu kitap Osmanlı eğitiminin Tanzimat’tan Cumhuriyet’e uzanan modernleşme tarihinin genişçe bir özetinden ve 1923’te Cumhuriyet’in kuruluşundan hemen önce basılan Maarif Hakkında Layihalar I’in yeni harflere aktarılmasından oluşuyor. 
İlk kısımda Osmanlı’da eğitim modernleşmesinin ana hatlarını okuyacaksınız. 
Bilindiği gibi Osmanlı’da eğitimin modernleşmesi ve eğitimi merkezî bir idareye bağlama düşüncesi on dokuzuncu yüzyılda Batı etkisiyle başladı. Devletin kendisini halka genel eğitim vermekle yükümlü hissetmesi de bu yüzyılda ve yine Batı etkisiyle gelişti. Zorunlu ve yaygın eğitimin kökleri Avrupa’da on sekizinci yüzyıla, en azından Fransız ihtilaline kadar uzanır. Öte yandan on dokuzuncu yüzyıl Batı’da eğitimin laikleştiği bir dönemdir. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batı’nın yönetici elitleri ve eğitimcileri, okulun benzer duyguları paylaşan, ortak değerler sistemine mensup bir ulus inşa etmekteki rolü üzerinde dururlar ve kitlesel eğitimin önemine vurgu yaparlar.

Bu kitap Osmanlı eğitiminin Tanzimat’tan Cumhuriyet’e uzanan modernleşme tarihinin genişçe bir özetinden ve 1923’te Cumhuriyet’in kuruluşundan hemen önce basılan Maarif Hakkında Layihalar I’in yeni harflere aktarılmasından oluşuyor. 
İlk kısımda Osmanlı’da eğitim modernleşmesinin ana hatlarını okuyacaksınız. 
Bilindiği gibi Osmanlı’da eğitimin modernleşmesi ve eğitimi merkezî bir idareye bağlama düşüncesi on dokuzuncu yüzyılda Batı etkisiyle başladı. Devletin kendisini halka genel eğitim vermekle yükümlü hissetmesi de bu yüzyılda ve yine Batı etkisiyle gelişti. Zorunlu ve yaygın eğitimin kökleri Avrupa’da on sekizinci yüzyıla, en azından Fransız ihtilaline kadar uzanır. Öte yandan on dokuzuncu yüzyıl Batı’da eğitimin laikleştiği bir dönemdir. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batı’nın yönetici elitleri ve eğitimcileri, okulun benzer duyguları paylaşan, ortak değerler sistemine mensup bir ulus inşa etmekteki rolü üzerinde dururlar ve kitlesel eğitimin önemine vurgu yaparlar.

Kapat